Bağımlılık zarar verici
sonuçlar doğurmasına karşın, zorlantılı bir
şekilde madde arama ve kullanma ile karakterize
süreğen ve tekrarlayıcı bir beyin hastalığıdır.
Bu hastalığa zarar verici davranışlar da eşlik
etmektedir. Bağımlılık, hem beyni hem de
davranışları etkileyen bir hastalıktır. Ancak bu
hastalığın tedavi edilebilir bir hastalık
olduğunu unutmamak gerekir. Bu hastalığın
gelişmesi ve ilerlemesinde birçok biyolojik ve
çevresel etmenler rol oynamaktadır. Ancak
bağımlılık bir sürecin sonunda gelişen bir
olgudur. Bağımlılık gelişene kadar kişi bazı
evrelerden geçer. Önce denemek amaçlı kullanım,
daha sonra sosyal kullanım ve bu aşamadan sonra
kötüye kullanım ve bağımlılık ortaya çıkmaktadır.
Bu nedenle alkol ve madde kullanımının erken
tanınması ile birçok olumsuz sonucun gelişmesi
önlenebilir. Amerikan Psikiyatri Birliği
tarafından hazırlanmış olan tanı sınıflamasında
(DSMIV) bağımlılık tanısı şu ölçütlere dayanarak
konmaktadır: Bağımlılık 12 aylık bir dönem
içinde aşağıda sıralanan belirtilerden üç veya
daha fazlasının bulunması ile tanımlanır.
-
Tolerans gelişmesi
-
Yoksunluk belirtileri
-
Tasarlandığından daha uzun
süre ve yüksek miktarlarda alkol madde
alınması
-
Sık ve başarısız bırakma
girişimleri
-
Alkol maddeyi sağlamak,
kullanmak ya da bırakmak için büyük zaman
harcama
-
Alkol madde kullanımı
nedeni ile sosyal, mesleki ve kişisel
etkinliklerin azalması ya da tamamen
bırakılması
-
Zarar görmesine rağmen
madde kullanımını sürdürme
Alkol ve madde bağımlılığı
tanısı kişiden alınan öykü, yoksunluk
belirtilerinin gözlenmesi, idrar ve kan testleri
ve saç testi ile konmaktadır. Bağımlılık
tedavisi olan, düzelebilen bir hastalıktır.
Alkolsüz maddesiz yaşamın yeniden inşa edilmesi
ile birlikte, alkol madde kullanımı sonucu
oluşan kayıpların giderilmesi mümkün olmaktadır.
Bağımlılık tanısı ölçütleri
|